Hoparlör

Hoparlör, elektrik akımı değişimlerini ses titreşimlerine çeviren alettir. Türkçe eş anlamlısı sesucaltan sözcüğüdür.

Dinamik hoparlör kesiti.

1920 yıllarında elektrikli ses dalgalarının kaydedilip yayınlanmasına imkân sağlayan buluşlar ortaya çıktı. Bu buluşların neticesinde ilk hoparlör 1924-1925 yıllarında yapılmıştır. Chester W. Rice ve Edward W. Kellogg tarafından yapılan çalışmalar hoparlörü geliştirdi. Bu iki bilim adamının ortaya çıkardığı sistem, günümüzde önemli değişikliğe uğramamıştır.


Çalışma şekillerine göre elektrodinamik, magnetostatik, elektrostatik ve elektromanyetik hoparlör olmak üzere dört tip hoparlör vardır. Hareketli bobinli hoparlörler, daire veya elips biçiminde bir diyaframdan meydana gelir. Diyafram ortası ve kenarları boyunca dizilen yaylarla metal bir çerçeveye asılıdır. Diyaframın ortasında sıkıca tutturulmuş silindir şeklinde bir çekirdek ve üstüne sarılı bir ses bobini bulunur. Bobin ve çekirdek bir mıknatısın kutupları arasına yerleştirilmiştir. Önceleri, bir yükselticiden alınan doğru akımla çalışan elektromıknatıslar kullanılıyordu, günümüzde yumuşak demirden kalıcı mıknatıslar veya seramik maddeler kullanılmaktadır.

Bir hoparlör peak değerindeki ses gücüne çıktığında ses belirli bir oranda bozulur. Eğer bu süre biraz daha uzarsa hoparlörün diyaframı yırtılabilir veya mekanik aksanları bozulabilir.

Hoparlörün Tarihi:

Bugün bildiğimiz standart dinamik hoparlör ilk 1920’lerde inşa edildi ve bir diyaframa bağlı olan bir bobini veya mıknatısı hareket ettirmek için manyetik bir alan kullandı. Standart yuvarlak hoparlörün yanı sıra başka hoparlör / ses yükseltme aygıtları da var, bu makalede en önemli ve yaygın olanlardan birkaçını ele alıcaz

1877 – Elektromanyetik bobin tahrikli hoparlör fikri Werner Von Siemens tarafından formüle edildi, DC geçici ve telgraf sinyallerinin giriş sinyalleriyle kullandı. Yararlı bir hoparlör oluşturmak için sesi yükseltmek menin hiçbir yolu yoktu, ama sonunda bunun yapılabileceği teorisini ortaya çıkardı. 1877-1921 – Çeşitli mucitler ve mühendisler elektrodinamik hoparlör fikri ile ilgilendiler, ancak sadece bozuk sesler yaratabildiler. Çok yüksek sesler oluşturmak için sinyali elektriksel olarak büyütmenin bir yolu yoktu. Endüstri, amplifikasyon yaratmak için daha gelişmiş boynuzlara(çok eskiden beri kullanılan boynuza benzeyen ve hoparlörün atası sayılan gramafonda kullanılan külah) güvenmeye devam etti.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kulaklığın Tarihi

Müzik Teknolojisi

Q Klavyenin Tarihi